SİZDE Mİ ALDATILDINIZ KEMAL BEY.!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasına tepki göstererek, Ankara’dan İstanbul’a “Adalet” yürüyüşü başlattı.

 “Adalet”sizliğe karşı tepki koymak,  insanlık görevi ve saygın bir davranıştır.

Ancak, ayrım yapmadan Adaletsizliğe uğrayan her kes için “Adalet” istenirse saygın ve muteberdir.

Enis Berberoğlu, Can Dündar ve Erdem Gül’ün yargılandığı ve Enis Berberoğlu’nun ceza aldığı olay, gazetecilik yönüyle ve Milletvekilliği yönüyle ele alınarak, bir bütün içinde ayrı ayrı irdelenmsi ve tartışılması gereken konulardır.

Burada tartışılması gereken konu, Enis Berberoğlu’nun tutuklanması olayı değil, tartışılması gereken CHP’nin Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasına “Evet” denmesidir.

İnsan sormadan edemiyor “siz de mi aldatıldınız” Kemal bey.!

Kanunlar yasalar ortada, olacaklar belli. Siz dokunulmazlıkların kaldırılmasına “evet” diyeceksiniz, kanunlar devreye girince de “Adalet” istiyoruz diyeceksiniz yürüyeceksiniz.

Nasıl oluyorda bir parinin kurmayları bunların yaşanabileceğini öngöremiyor. Nasıl oluyor da Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bunları ön görüp partiyi buna göre yönlendiremiyor? Nasıl oluyorda bunun kendilerine döneceğini hesap edemiyor? Yoksa Kılıçdaroğlu’da mı “Aldatıldı”.!

Peki aldatılmış olabilir mi? Bilmiyorum. Onu da tarih yazacak.!

Hadi diyelim CHP bizim anlayamadığımız, aklımızın ermediği kendine göre haklı gördüğü gerekçelerle dokunulmazlıkların kaldırılmasına onay verdi.

Peki Kılıçdaroğlu’nun sözünü ettiği  “Adalet” sizlik ne zaman başladı?

Bu “Adalet”siz lik Enis Berberolu’nun tutuklanması ile mi başladı.!

Onlarca Milletvekili’nin dokunulmazlıkları kaldırılıp tutuklanırken, onlarca Belediye Başkanı görevlerinden alınıp tutuklanırken, onlarca akademisyen, gazeteci, aydın, yazar çizer, memur, öğretmen tutuklanırken nerdeydi  CHP’nin bu “Adalet”i.   Bunca “Adalet“ siz lik varken, yürüyüş yapmayan CHP’nin, kendi Milletvekili tutuklandı diye “Adalet” yürüyüşü başlatması ne kadar “Adaletli” olur.! Ne kadar vicdanları rahatlatır. Ne kadar toplumsal barışa katkı sağlar. Ve son olarak ne kadar CHP’ye katkı sağlar.!

Meselenin özü şudur.  CHP yürüyüş yapacaksa, önce ülkenin demokratikleşmesinin önünde engel teşkil eden aşta terörle mücadele yasası olmak üzere, antidemokratik yasaların kaldırılması için yürümelidir.

Ama CHP her zaman olduğu gibi, yarayı etkili ilaçlar kullanıp iyileştirmek yerine, pansumanla geçiştirmeyi tercih etmektedir.

“Geciken adalet adalet değildir”  felsefesiyle  “Adalet” i sözde değil özde, her kes için isteyeceksin.

CHP, onlarca Milletvekili, Belediye Başkanı, Akademisyen, gazeteci, öğretmen memur, doktor vb insanlar tutuklanırken “Adalet yürüyüşü” yapsaydı, bu gün Türkiye ve Dünya kamuoyu bu yürüyüşü daha farklı okurdu. Bu konuda ödenecek bedel de takdir görürdü..