AKP?nin iktidar olduğu 2002 yılından bu yana türban /ve ya başörtüsü/, sürekli gündemde tutulan,kamuoyunumeşgul eden bir konu olmuştur.Türbanı, AKP mağduriyetini belgeleyen bir unsur olarak da kullanmaktadır. İslamcı kesime göre türban olayı,devlet tarafından Müslümanlara uygulanan zulmün somut örneklerinden biridir.Türban yanlılarına göre, insanlar inançları gereği başlarını örtmektedirler.Karşı olanlara göre ise türban, laiklik karşıtlığının ifadesi, ideolojik bir semboldür. Doğrusu, bağlanış biçimi, ortaya çıkış zamanı ve kimi İslami bilim adamlarının yorumları bir arada düşünüldüğünde, ?ideolojik sembol? olarak düşünmemek elde değil. Zaten başbakan Erdoğan?da ?velev ki öyle olsa? diyerek, ideolojik sembol görüşünü bir ölçüde kabul etmiş bulunmaktadır. Türban, son günlerin yine en çok tartışılan konularından biri haline gelmiş ve CHP dahil tüm partiler, üniversitelerde türban serbestliğinden yana tavır almış bulunmaktadırlar.Zaten yeni bir düzenlemeye gerek olmayacak şekilde hemen tüm üniversitelerde türbanla giriş serbest bırakılmış bulunmaktadır.Türban yanlılarına göre bu bir özgürlük, insan hakkı sorunudur. Demokrasilerde kimse kılık kıyafeti ve inancı nedeniyle eğitim hakkından yoksun bırakılamaz. Yüksek öğretim sözkonusu olduğunda bu düşünceye katılmamak mümkün değil.Ne var ki türban dışındabu günlerde tartışılmakta olanve milyonlarca yurttaşı ilgilendiren başka konular da var: Alevi çocuklarına zorla Dindersi okutulması ve Kürtler?in ?anadilde öğretim? istemleri gibi?Ancak iktidar ve ana muhalefet partisinin ?türban? konusunda ki ilgi vehassasiyetleri, bunlar söz konusu olunca birden kayboluveriyor. Tayyip Erdoğan, Almanya?da Türk çocuklarının Almanca eğitim ? öğretime tabi tutulmalarının ?asimilasyon?, asimilasyonun da ?insanlık suçu? olduğunu va?zzetmiş.Başbakanın, ?asimilasyon bir insanlık suçudur.? Tespitine yürekten katılıyoruz.Bir halkın dilini, kültürünü, inancını yaşamasına engel olmak, onları başka dilleri konuşmaya, başka inançları yaşamaya zorlamak kadar acı veren bir şey olabilir mi? O insanları fizik olarak yok etmiyorsun ama, onun kişiliğini yok ederek başka biri olmaya zorluyorsun. Bu ırkçılığın daniskasıdır. Soykırımın ötesinde bundan daha ağır uygulama, acı veren şey ne olabilir? Bu nedenle de başbakanın bu söylemini yürekten alkışlıyoruz. Ne var ki başörtüsü ya da kendi yandaşları ile ilgili sorunlarda demokrasi havarisi kesilen sayın başbakan,insanlık suçu saydığı asimilasyonun yıllardır kendi ülkesinde uygulandığına ilişkin eleştirilere ve sorulara öfkeleniyor ya da bunları duymazlıktan,görmezlikten geliyor; yurt dışında ?insanlık suçu? saydığı asimilasyonun, Aleviler?e, Yezidi(Ezidi) ler?e dayatılarak onlarınzorla Sünnileştirilmeye çalışılmasını; Kürtler?in, Çerkesler?in, Araplar?ın ve diğer azınlıkların anadillerinden yoksun bırakılarak Türkleştirilmelerini, doğal buluyor. Sonra da ?rakiplerimiz bizi anlamıyor, yıllardır bizi olduğumuzdan farklı göstermeye çalışıyorlar? diye yakınıyor. Hayır başbakan! Kimse sizi yanlış değerlendirmiyor.Sizi gayet iyi anlıyoruz.Siz, dışarıda ?insanlık suçu? saydığınız asimilasyonun içeride katmerli bir şekilde uygulanmasını destekler ya da en azından seyirci kalırsanız, tutarlı ve demokrat olduğunuza kimseyi inandıramazsınız!Şikayet etmeye hakkınız yok!
