Gazeteciler Hakkında Hazırlanan Soruşturma Tamamlandı

Oda TV yöneticileri ve Murat Ağırel hakkında hazırlanan iddianamenin detayları belli oldu

Oda TV yöneticileri Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu ile Gazeteci Murat Ağırel'in de aralarında bulunduğu 6 kişi hakkında hazırlanan iddianamenin detayları belli oldu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, şehit MİT mensubu ve cenazesine katılan meslektaşlarının kimlikleri ve faaliyetlerinin ifşa edilmesiyle ilgili soruşturmayı tamamladı.

Gerçekgündemin haberine göre “İddianamede Oda TV Yöneticileri Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu, Oda TV muhabiri Hülya Kılınç, Gazeteci Murat Ağırel, Yeni Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik, Yeni Yaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser şüpheli olarak yer aldı. 

MİT Başkanlığının suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmada, 1'i firari, 6'sı tutuklu toplam 8 şüpheli hakkında “Devletin Güvenliğine ve Siyasal Yararlarına İlişkin Gizli Kalması Gereken Bilgileri Açıklama, istihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmekö suçlarından TCK 329/1 ve MİT Kanunu 27. maddelerinden kamu davası açıldı.

MİT Başkanlığı'nın suç duyurusu üzerine, Libya'da görev yaparken şehit olan MİT mensubu ve cenazesine katılan meslektaşları ile faaliyetlerinin ifşa edilmesi iddiasıyla ilgili soruşturma tamamlandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 23 Nisan tarihinde açtığı davanın iddianamesinde, aralarında Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, Haber Müdürü Barış Terkoğlu, Muhabir Hülya Kılınç, Yeniçağ Yazarı Murat Ağırel'in de olduğu 1'i firari, 6'sı tutuklu toplam 8 sanık hakkında TCK 329/1 ve MİT Kanunu 27'nci maddelerinde yeralan “Devletin Güvenliğine ve Siyasal Yararlarına İlişkin Gizli Kalması Gereken Bilgileri Açıklama, istihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek suçlarından dava açıldı.

YALNIZCA ŞEHİT DEĞİL MESLEKTAŞLARI DA HEDEF ALINDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iddianamesinde, dava konusu olayda “FETÖ'nün MİT TIR'ları kumpasıö ile aynı yöntemin izlendiği ileri sürüldü.

Şüphelilerin “organize bir şekilde gerçekleştirdikleriö eylem ile Türkiye'nin dış ve iç siyasal yararları ile güvenliğinin hedef alındığı değerlendirilmesi yapıldı. Suça konusu olayda yalnızca MİT şehidinin değil cenaze törenine katılan MİT mensupları da basın yoluyla gösterilerek hedef alındığı belirtildi. Soruşturmada, olayın bir plan dahilinde gerçekleştirildiğinin tespit edildiği öğrenildi.

Dava şu maddelere göre açıldı; TCK 329'ncu maddesinde “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklayan kimseye beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir, MİT Kanunu 27'nci maddesinde ise “MİT mensupları ve ailelerinin kimliklerini herhangi bir yolla ifşa edenler ile MİT mensuplarının kimliklerini sahte olarak düzenleyen veya değiştiren ya da bu sahte belgeleri kullananlara üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası verilirö düzenlemesi yer alıyor.”