İmamoğlu'ndan Yıldırım'a Yanıt

Ekrem İmamoğlu'nun konuşmalarından satırbaşları:

"İnsanların günlük hayatında neler yaşadıklarını hissetmek gerçekliktir. Bugün Esenler’de pazar ziyaretindeydim. Hissetmek için oradaydım. Toplum işin neresinde?Bunu analiz etmek için oradaydım."

"Türkiye'ye sermaye akışı neredeyse durdu. Ülkeden tersine bir sermaye akışı başladı. Türkiye’de yatırım yapan sermaye yurtdışına çıkıyor. 3 gençten biri işsiz."

"Rakibimiz iki saat boyunca konuştu. Beni acelecilikle suçluyor. Rakibimiz 'yıldırım' hızıyla seçimi kazandığını söylemişti.  Görmemişlik yaptı, ağırbaşlı olmadı diye beni suçluyor. Seçimden yarım gün sonra, tüm İstanbul'a "Gönül Belediyeciliği kazandı" diye afiş astığını görmeseydim anlardım."

"Açıkladığı veriler aldatıcı. Üzülerek söylüyorum, Sayın Binali Yıldırım aldatma konusunda işbirliği yaptığını düşünmek zorunda kaldım. Sayın Binali Yıldırım'ın bıkkınlığı her şeyi anlatıyor."

"Taşıma seçmen konusundaki kaygılarımızı onlar reddetti. Büyükçekmece'de birçok kamu görevlisi de rencide edilmiştir. Büyükçekmece'de suç ve suçlu yaratmaya çalışılmıştır."

"YSK bütün oyların sayılması talebini ikna edici gerekçe ve kanıt olmadığı için reddetti. Konu kapanmıştır. Buna rağmen geçersiz oylar yeniden sayılmıştır. Yetinmediler. Tekrar bir gerekçe üretmeye çalıştılar. Hatta bazı ilçelerde oyların tamamı da sayıldı. Bütün bu yapılanlara rağmen Sayın Yıldırım'ın seçimi 'murdar' ilan etmesi saygısızlıktır. Yıldırım'ın seçimi zan altında bırakması büyük bir kibirdir."

"Binali Yıldırım neden oylar benim lehime artmaktadır? Oylarımız hiç edilmiştir" diyor. İşine gelir gibi konuşuyor. Sıklıkla logonun üzerine basmışlar oyları... Bunun reklamını da kendileri yapmış. Belge kanıtım yok ama aklım böyle söylüyor diye seçimde şaibe olduğunu iddia etmesini anlamıyorum."

 "Şaibe iddia edilmesi kaybetme hazımsızlığıdır." 

"Ben toplumu infiale sokuyormuşum.  Hatta İstanbul'u hareketlendiriyormuşum. Bak hareketlendirdiğim doğru. İnsanlar beni görünce toplanıyor. Sayın Yıldırım'ı davet ediyorum. Gel pazara gidelim, maça gidelim...  Ben 16 milyon İstanbullunun birlikte halay çekebilmesi dışında hiçbir hareket yapmam."

"Bir de 'organize kötülük' diye bir açıklaması oldu. Vallahi de billahi ben kötülük bilmem. İhtiras bilmem. Kin, nefret gibi duyguları bilmem hatta beni dinleyenlere de tavsiye ederim bunlardan uzak durun. Herhalde başkalarını kendileri gibi sanıyorlar. Şu anda sizin yaptığınız halkın iradesine karşı organize kötülüktür. "