İmamoğlu Soruşturması, Tuzla'ya Uzandı!
“İmamoğlu Çıkar Amaçlı Suç Örgütü” kapsamında hazırlanan ve 3739 sayfadan oluşan iddianamenin ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. İddianame de, Tuzla Belediyesi’nde iskanı verilmeyen bir inşaatın, İBB’de Murat Ongun’la bağlantılı nasıl verildiği iddiasına yer veriliyor.
Editör: İlk Haber
22 Kasım 2025 - 17:35
Şüpheli Mehmet Muhittin Palazoğlu, 28/03/2025 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ifadesinde şunları söylüyor ” Ben 26/03/2025 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığınızda ifade vermiştim ancak ifade verdiğim esnada çok yorgun olmamdan kaynaklı olarak bazı hususları atlamış olduğumu sonradan fark ettim. Bu detayları gerçeği ortaya çıkarabilecek nitelikte olduğunu düşünmemden kaynaklı olarak beyan etmek istiyorum.
02/05/2019 tarihinde Vesen Yapı AŞ olarak İller Bankası tarafından ihale edilen Tuzla/Mercan'daki eski kamp alanına yönelik ihalenin tarafımızca alınması neticesinde inşaat sektöründeki ilk projemiz olan Vesen Yalıları'nı geliştirme sürecine başladık. 2021 yılının Eylül ayında satış ve inşaat sürecine geçtik. Bu projeyi gerçekleştirebilmek için süreç içerisinde kısım kısım Halk Bankası'ndan 3.089.500.000,00 TL kredi kullandık. Usulüne uygun yapmış olduğumuz inşaata ilişkin iskan alma aşamasına geldiğimizde Tuzla'da belediye seçimleri sonucunda belediye başkanlığı değişmesi sonucunda hiçbir şekilde tarafıma randevu verilmediği gibi usulüne uygun yapılan inşaat hakkında iskan hiçbir şekilde verilmedi.
Bunun üzerine daha önce ilk ifademde sayın savcılığınıza Medya AŞ dolayısıyla şirketim tarafından yapılan işler dolayısıyla tanıdığım Murat Ongun'dan randevu alarak konuyu ve mağduriyetimi anlatmak üzere kendisine gittim. Buradaki mağduriyetim iskan tarafıma verilmediği takdirde sadece inşaat şirketinin değil bütün işlerimin zora gireceği, hatta iflas ile karşı karşıya kalacağımdı çünkü iskanı alınmamış yapıların krediye uygunluğu olmadığı gibi satış konusu da imkansız hale geliyor, satılan kısımlar da dava ile karşı karşıya kalma tehlikesi mevcuttu. Bu hususu Murat Ongun'a anlattım, niye böyle bir muameleyle karşı karşıya kaldığım, belediyenin bana olan bu tavrını anlayamadığım, hakkım olan iskanın tarafıma verilmesi gerekirken milyarlarca liralık yatırımı batırmak pahasına bana karşı düşmanca bir tutum izlendiğini kendisine aktardım.
Kendisi iskan hususunda bana yardımcı olabileceklerini ancak benimle bir takım hususlarda onların dediğini yapmam gerektiğini bana söylediler. Ne yapmam gerektiği hususunda bana Kültür AŞ'nin organizasyon ihaleleri olacak, sen de buraya şirketlerin vasıtasıyla veya bulacağın şirketler vasıtasıyla gireceksin ancak girmiş olduğun bu işlerde faturalar kesilip gelen paraları yine bizim göstereceğimiz organizasyonlara ve gerektiğinde de söylediğim şahıslara teslim edeceksin dediğinde hizmet vermeden yapılacak olan bu işlemlerin benim ticari felsefeme aykırı olduğunu söylesem de kararı verecek olan sensin, iskanı almazsam batacağım diyen sensin dedi. Bunun üzerine ben artık reklam işlerine bakmıyorum, şirketimin inşaat işlerine odaklıyım ancak reklam işleriyle ilgilenen ve sizin tarif ettiğiniz konuları yapacak güvendiğim bir profesyonel vereyim, siz onu nasıl yönlendirirseniz o şekilde hareket etsin, dedim. Ertesinde reklam işlerine bakan Deniz Dörtyol'u çağırarak Murat Ongun ile aramda geçen görüşmeyi anlattım. Kendisine bu işlere girmek zorunda bırakıldığımızı ve kendisine Murat Ongun üzerinden gelecek talepleri karşılaması gerektiğini söyledim ancak işin devamında neler yapıldığına tam vakıf değilim. Yapılan reklam işlerinden de herhangi bir gelir elde etmem de söz konusu olmamıştır. Gelen meblağlar Murat Ongun'un yönlendirdiği Emrah Bağdatlı'ya ve onun gösterdiği kişilere gittiği için benim şirketlerime herhangi bir gelir elde etmesi olmamıştır. Bildiğim kadarıyla Deniz Dörtyol bu konuda savcılığınıza ifade vermiştir. Bu süreç içerisinde bir gün Deniz tarafıma gelerek bir firmaya 600.000,00 TL ödenerek tespih alınması gerektiği tarafıma söylemiş, ben bu hususu bir müddet sallayarak kabul etmesem de Deniz tarafıma gelerek Murat Ongun'un kendisiyle irtibat için görevlendirdiği Emrah Bağdatlı'nın mesajlarını tarafıma göstermiş, bu tespihleri almadığımız takdirde işlerimizin bozulacağı şeklinde Emrah'ın Deniz'e attığı tehditvari mesajı üzerine Deniz tekrar Emrah'la telefonda görüştü. Emrah'ın bu şirketin, patronun karısına ait, iyi düşünün dedi ve arkasından emrivaki olarak firmamıza 10/12/2024 tarihinde 500.000,00+KDV toplam 600.000,00 TL'lik fatura kestirdi, 200 adet tespihi de firmamızın adresine teslim ettiler. Biz de şirket üzerinden Adstation firması olarak Emrah'ın bizi yönlendirdiği ve bize fatura kesen Byzag Sanat Tasarım ve Ticaret LTD Şirketi'ne 21/02/2025 tarihinde 600.000,00 TL gönderdik. Ben süreç içerisinde sadece Vesen İnşaat olarak bilinen firmamın yönetimi içerisindeydim. Reklam ve verilen teklifler Emrah Bağdatlı ile Deniz arasında yapılan işlemlerdi. Ben hiçbir şekilde herhangi bir suça karışma iradesiyle hareket etmedim. Deniz de sadece karşı tarafın vermiş olduğu talimatlarla hareket etti. Belediyelerin yetkileri çok geniş olduğu için yanlış yapma şansımız yoktu. Reklam işleri sürecindeki bize verdikleri zarar ve mecbur bıraktıkları işleri inşaat alanına da yansıtma hissi ve korkusu içerisinde oldum. Yukarıda da ifade ettiğim gibi yasal hakkım olan inşaatıma ait iskan verilmeyerek batma tehlikesiyle karşı karşıya bırakıldım ve Murat Ongun tarafından kendilerine yardımcı olmazsam iskanı alamayacağım şeklinde tarafıma verdiği kanaat yüzünden reklam firmalarını onların kullanımına vermek durumunda kaldım. Bunları kabul etmem sonucunda da iskanı aldım. Ben bilerek ve isteyerek kasten hiçbir suça bulaşmadım. Tahliyemi talep ederim"
02/05/2019 tarihinde Vesen Yapı AŞ olarak İller Bankası tarafından ihale edilen Tuzla/Mercan'daki eski kamp alanına yönelik ihalenin tarafımızca alınması neticesinde inşaat sektöründeki ilk projemiz olan Vesen Yalıları'nı geliştirme sürecine başladık. 2021 yılının Eylül ayında satış ve inşaat sürecine geçtik. Bu projeyi gerçekleştirebilmek için süreç içerisinde kısım kısım Halk Bankası'ndan 3.089.500.000,00 TL kredi kullandık. Usulüne uygun yapmış olduğumuz inşaata ilişkin iskan alma aşamasına geldiğimizde Tuzla'da belediye seçimleri sonucunda belediye başkanlığı değişmesi sonucunda hiçbir şekilde tarafıma randevu verilmediği gibi usulüne uygun yapılan inşaat hakkında iskan hiçbir şekilde verilmedi.
Bunun üzerine daha önce ilk ifademde sayın savcılığınıza Medya AŞ dolayısıyla şirketim tarafından yapılan işler dolayısıyla tanıdığım Murat Ongun'dan randevu alarak konuyu ve mağduriyetimi anlatmak üzere kendisine gittim. Buradaki mağduriyetim iskan tarafıma verilmediği takdirde sadece inşaat şirketinin değil bütün işlerimin zora gireceği, hatta iflas ile karşı karşıya kalacağımdı çünkü iskanı alınmamış yapıların krediye uygunluğu olmadığı gibi satış konusu da imkansız hale geliyor, satılan kısımlar da dava ile karşı karşıya kalma tehlikesi mevcuttu. Bu hususu Murat Ongun'a anlattım, niye böyle bir muameleyle karşı karşıya kaldığım, belediyenin bana olan bu tavrını anlayamadığım, hakkım olan iskanın tarafıma verilmesi gerekirken milyarlarca liralık yatırımı batırmak pahasına bana karşı düşmanca bir tutum izlendiğini kendisine aktardım.
Kendisi iskan hususunda bana yardımcı olabileceklerini ancak benimle bir takım hususlarda onların dediğini yapmam gerektiğini bana söylediler. Ne yapmam gerektiği hususunda bana Kültür AŞ'nin organizasyon ihaleleri olacak, sen de buraya şirketlerin vasıtasıyla veya bulacağın şirketler vasıtasıyla gireceksin ancak girmiş olduğun bu işlerde faturalar kesilip gelen paraları yine bizim göstereceğimiz organizasyonlara ve gerektiğinde de söylediğim şahıslara teslim edeceksin dediğinde hizmet vermeden yapılacak olan bu işlemlerin benim ticari felsefeme aykırı olduğunu söylesem de kararı verecek olan sensin, iskanı almazsam batacağım diyen sensin dedi. Bunun üzerine ben artık reklam işlerine bakmıyorum, şirketimin inşaat işlerine odaklıyım ancak reklam işleriyle ilgilenen ve sizin tarif ettiğiniz konuları yapacak güvendiğim bir profesyonel vereyim, siz onu nasıl yönlendirirseniz o şekilde hareket etsin, dedim. Ertesinde reklam işlerine bakan Deniz Dörtyol'u çağırarak Murat Ongun ile aramda geçen görüşmeyi anlattım. Kendisine bu işlere girmek zorunda bırakıldığımızı ve kendisine Murat Ongun üzerinden gelecek talepleri karşılaması gerektiğini söyledim ancak işin devamında neler yapıldığına tam vakıf değilim. Yapılan reklam işlerinden de herhangi bir gelir elde etmem de söz konusu olmamıştır. Gelen meblağlar Murat Ongun'un yönlendirdiği Emrah Bağdatlı'ya ve onun gösterdiği kişilere gittiği için benim şirketlerime herhangi bir gelir elde etmesi olmamıştır. Bildiğim kadarıyla Deniz Dörtyol bu konuda savcılığınıza ifade vermiştir. Bu süreç içerisinde bir gün Deniz tarafıma gelerek bir firmaya 600.000,00 TL ödenerek tespih alınması gerektiği tarafıma söylemiş, ben bu hususu bir müddet sallayarak kabul etmesem de Deniz tarafıma gelerek Murat Ongun'un kendisiyle irtibat için görevlendirdiği Emrah Bağdatlı'nın mesajlarını tarafıma göstermiş, bu tespihleri almadığımız takdirde işlerimizin bozulacağı şeklinde Emrah'ın Deniz'e attığı tehditvari mesajı üzerine Deniz tekrar Emrah'la telefonda görüştü. Emrah'ın bu şirketin, patronun karısına ait, iyi düşünün dedi ve arkasından emrivaki olarak firmamıza 10/12/2024 tarihinde 500.000,00+KDV toplam 600.000,00 TL'lik fatura kestirdi, 200 adet tespihi de firmamızın adresine teslim ettiler. Biz de şirket üzerinden Adstation firması olarak Emrah'ın bizi yönlendirdiği ve bize fatura kesen Byzag Sanat Tasarım ve Ticaret LTD Şirketi'ne 21/02/2025 tarihinde 600.000,00 TL gönderdik. Ben süreç içerisinde sadece Vesen İnşaat olarak bilinen firmamın yönetimi içerisindeydim. Reklam ve verilen teklifler Emrah Bağdatlı ile Deniz arasında yapılan işlemlerdi. Ben hiçbir şekilde herhangi bir suça karışma iradesiyle hareket etmedim. Deniz de sadece karşı tarafın vermiş olduğu talimatlarla hareket etti. Belediyelerin yetkileri çok geniş olduğu için yanlış yapma şansımız yoktu. Reklam işleri sürecindeki bize verdikleri zarar ve mecbur bıraktıkları işleri inşaat alanına da yansıtma hissi ve korkusu içerisinde oldum. Yukarıda da ifade ettiğim gibi yasal hakkım olan inşaatıma ait iskan verilmeyerek batma tehlikesiyle karşı karşıya bırakıldım ve Murat Ongun tarafından kendilerine yardımcı olmazsam iskanı alamayacağım şeklinde tarafıma verdiği kanaat yüzünden reklam firmalarını onların kullanımına vermek durumunda kaldım. Bunları kabul etmem sonucunda da iskanı aldım. Ben bilerek ve isteyerek kasten hiçbir suça bulaşmadım. Tahliyemi talep ederim"
FACEBOOK YORUMLAR