CHP’de kongre öncesinden başlayan ve seçim startının verildiği günden başlayan ve derinleşerek gelen gerginliğin olduğu bilinen bir gerçek.
Her ne kadar bu durumla ilgili, Ekrem İmamoğlu ve İl Başkanı Özgür Çelik tarafından birlik beraberlik mesajları verilse de, özellikle İstanbul’da Belediye Başkan adaylarının belirlenmesinde, parti tabanının hassasiyeti dikkate alınmadan, dışardan birilerinin adaylaştırılması gayretlerinin, tabanda güven kaybına neden olacağı gibi, var olan güvensizliğin, tepkiye ve daha fazla savrulmaya neden olacağı çok açık!
Olayın özü, Ekrem İmamaoğlu ve Özgür Çelik’in parti içinde ki kırgınlığı, saflaşmayı daha da derinleştirecek “bizimle hareket eden, bizim adamımız, mutlaka bir yerlerden aday göstermemiz gerekir” mantığı ile hareket edilip, bu yanlışları yaparsa, CHP tabanında ki kırılmayı savrulmayı, kimsenin tahmin edemeyeceği bir yere götürebilir!
Bir dönem, iki dönem, üç dönem, beş dönem Milletvekilliği yapıyor yetmiyor, onu bırakıyor başka bir yere talep açıyor, bir türlü yetmiyor! Bunun örnekleri parti içinde ve Belediyelerde var.
Aday adaylık baş vuruları başladıktan bir süre sonra, parti yönetimi çalışmalarını yapıp İlçe Belediye Başkan adaylarını açıklamaya başladı. Ama dikkat edilirse bazı ilçeler hala açıklanmadı. Bu durumda insanların kafasında soru işaretleri yaratıyor!
İlçelerde siyaset yapan insanlar Belediye Başkan aday adaylığı için baş vuruyor. Bir bakıyorsunuz, bir Milletvekili’nin ismi bu ilçelerden birine atanacağı iddiası dolaşıyor, Bu iddia hem aday adayları arasında, hem de o ilçenin seçmeninde büyük tepki görüyor!
Bu tepkinin haklı gerekçesi var mı var! Neden o ilçede partinin bir çok kademesinde yıllarca siyaset yapmış, görev almış o ilçenin bütün sorunlarını, çözümlerini en ince detayına kadar bilen birisi değil de, dışarıdan bir isim önerilir? Buna gerek var mı?
Önerilen bu kişilerin o ilçede siyaset yapan insanlarda olmayan bir meziyeti, liyakati mi var? Varsa, o zaman kimse buna itiraz etmez! Var mı böyle bir şeyi? Yok.
O zaman geriye ne kalıyor? “bizim adamımız!”
Hassas bir dönemden geçiliyor. “bizim adamımız”da ısrar, ayrışma getirir, yıkıma götürür. Böyle bir durum yaşanırsa, Ekrem İmamoğlu ve İl Başkanı Özgün Çelik’in ‘birlik beraberlik söylemlerinin, inandırıcılığı olmaz, kabul görmeyeceği gibi parti tabanı cezalandırır!
Bunu, bilgiye dayalı söylüyorum..
Son söz; tabanın sesine kulak verilir, her ilçenin adayı kendi adayları içinden seçilirse, kötü sonuçlar yaşanmaz!
FACEBOOK YORUMLAR