Cafer Özilhan

Cafer Özilhan

DÜNDEN BUGÜNE

"YEMCiLER" FONA KARŞI !

25 Temmuz 2021 - 21:07

Türkiye'deki bağımsız medya kuruluşlarının temsilcilerinden Medyascope yurt dışından fon aldığı gerekçesiyle bir haftadır iktidar temsilcilerinin, kalemşörlerin, kendilerini bağımsız, objektif habercilik yapıyoruz diye tanımlayan bazı medya kuruluşları ve kişilerin hedefi oldu. Bu linç kampanyasını başlatan ismin, yıllarca Doğu Perinçek'in rahle-i  tedrisatında yetişmiş Soner Yalçın olduğunu da unutmamak gerek.
Kendi sitesinde yıllardır aldığı fonları şeffaf biçimde duyuran Medyascope planlı bir linç kampanyasının hedefi olurken, yıllardır siyasi iktidar ve AKP ki belediyeler ile bazı CHP li belediyeler tarafından "FONLANAN"  değil "YEMLENENLER" in linç kampanyasına davul zurna ile katılmaları da dikkat ve ibretle izlenmeli.
Aslinda, söylenmeyen, söylenmek istenmeyen, gizlenmek istenen, ülkemizde, çok sayıda kurumun  aynı fonları kullanıyor olması.
Ruşen Çakır' in siyasi olarak iniş çıkışları elbette tartışılır. Ancak, özellikle son bir kaç yıldır yaptığı gazeteciliğin kimleri neden rahatsız ettiğini bilmezlikten gelmek, iktidar ve havuzun hedefinde olduğunu yok saymamak haksızlık olur. Medyascope başta olmak üzere, sayıları az da olsa "Özgür objektif yayıncılık yapmaya çalışan Gazetecilerin, bazı  kalemşörler gibi,  "FON" ya da "YEM" karşılığı  meslek kimlik ve onurlarını satacaklarını düşünmek onlara yapılacak en büyük hakarettir. Bunu yapanlara karşı durmakta, özgür, objektif, medya etiğine sadık her gazeteci ve vatandaşın görevi olmalı.
Mesleki kimlik ve kişiliklerini, insan onurunu yok sayıp kullandıracak olanların, yani "FON"landığı öne sürülen gazetecilerin  kendilerini medya diye tanımlayan kurumlarda en üst düzeyde görev yapmaları daha risksiz daha maddi güç demek olduğunu bilmez mi? Bilir ama,
Ruşen Çakır'dan  Takvim, Ünsal Ünlü ' den Posta, Yavuz Oğhan' dan Yenişafak genel yayın yönetmeni olur mu? Olmaz. Eşyanın tabiatına insanın doğasına aykırı olur.
Medyascope ve Ruşen Çakır üzerinden özgür basına saldıranlara bakınca zaten hedef seçimi ve linç kampanyasının nedeni çok iyi anlaşılıyor. Özellikle, AKP dönemi İBB den bağlanan hortumla yemlenen Mahmut Övür, Avni Özgürel, Süleyman Özışık gibilerin  "Fon alanlar kirli,  bizim gibi her dönem yemlenenler temiz ve namuslu gazeteciler" söylemlerine inanan var mı? Örneğin; Övür, Özışık ve Özgürel gibiler İBB hortumundan akan yemlerin hesabını verebiliyor mi? Hayır, soranları susturup kaçıp saklanıyorlar mı? EVET ...
Uluslararası destek FON olunca kirli, AKP ve CHP li belediyelerden hortumla gelen YEM olunca temiz mi? sorusu daha çok tartışılır. Ama, tartışılmayacak tek şey var; kendini sorgulamayan, kendi evinin önünde ki pisliği temizlemeyenler, aldığı her kuruşun hesabını verenlere çamur atarken bir kez degil, bin kez düşünmeli.
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum