510 milyon 100 bin kilometrekarede 7 milyar 753 milyon kişi arasından birbirine denk gelme olasılığı nedir? Peki ya 84 milyon 34 bin kişide ya da daha da azaltalım 15 milyon 46 bin kişide? Öte yandan aynı mahallede aynı apartmanda yaşayıp işe gitmek için her gün aynı yolu kullanan iki kişinin karşılaşma olasılığı? Ömürleri boyunca aynı saatlerde farkında olmadan beraber yolculuk eden bu iki kişinin hiçbir zaman bir araya gelemeyecek olma ihtimali? Bir rastlantı ya da basit bir farkındalıkla yolları kesişebilecekken yalnız kalmaları… Hatta başka temaslarla çok farklı noktalara evrilmeleri…
bütün saadetler mümkündür.../ şu kapının açılması, içeri girivermen, /bahar, kuşlar, gündüz / ve bütün dünya… / bir an içinde gürültüsüz / bütün saadetler mümkündür... / mümkündür bütün mucizeler…*
Sonsuz olasılıklar evreninde gerçekleşecek minicik bir ihtimal… Milyonda bir belki de… Minicik bir temas… Belki bir bakış ya da selam ya da çarpışma… Ne bileyim sıradan, basit herhangi bir şey… Kurtuluş ya da bir kahroluş. Tanımadan asla bilemeyeceksin! Gözlerinin içine bakmadan, sohbet etmeden, beraber gülmeden beraber ağlamadan, beraber dans etmeden, beraber hayata dokunmadan… En sevdiği filmi, kitabı, yemeği ve insanları öğrenmeden… Kusurlarını, yaralarını görmeden… kendininkileri göstermeden… Asla bilemeyeceksiniz!
Anlık hazlarla kısacık zamanlara sığdıracaksınız mutluluğu! Adına da ‘bağlanma korkusu, güven problemi’ falan diyeceksiniz! Hatta ileri gidip kadınları suçlayacaksınız. ‘Yemek yapamıyor, temizlik desen nanay, olmaz bundan!’ Sanki sizden çok olurmuş gibi! Sanki her şeyi sadece kadın yapmak zorundaymış gibi! Yetmeyecek kadının fiziğine orasına burasına takacaksınız, başka konuşacak konu yokmuş gibi! ‘Neden etek giyiyor, neden gülüyor, çok süslü hatta akıllı bu…’ Korkuyorum neden nefes alıyor der biri şimdi diye! Hoş onu da yıllarca dediniz ve katlettiniz bizi!
Annelerinizi, kız kardeşlerinizi ayrı kategoriye koyacak ama karşınızdakinin de bir kız çocuğu ya da bir anne olduğunu düşünmeyeceksiniz! “Baktı, güldü, konuştu” diyerek pis zihniyetlerinizi bulaştırdığınız kadınların aslında tertemiz ve dimdik karşınızda durduğunu anlamanızı beklemek zaten delilik! Haa bir de özgürlük meselesi var, bireysel alan falan! Kadınlarla arasındaki bağ uçkurundan öteye gidemeyenlerin modernizm ve medeniyet konuşmaları da cabası!
Her istediğini yapıp o kucaktan bu kucağa atlamayı özgürlük sananlarınız olacak bir de! Sınırsız bir yaşamla anlık haz ama ömürlük mutsuzluk bulacaksınız! Asla bilemeyeceksiniz özgürlüğü o beğenmediğiniz sınırlar belirler. Sınırlarınız yoksa özgür değil kayıpsınız kardeşim! Kayıp!
(*Ziya Osman Saba-Mümkündür)
FACEBOOK YORUMLAR